http://www.saglikbilgini.com/beynin-damar-kokenli-hastaliklari.html
Daha 18. yüzyıl tıbbında felcin genel olarak kısa boyunlu, kırmızı yüzlü, kanama eğilimi olan ve kan basıncı yüksek kimselerde görüldüğü belirlenmişti. Felcin kan basıncı yüksekliği (yüksek tansiyon) ve şişmanlıkla yakın ilişkisi olduğu düşüncesi yaygm olsa da, tüm kan basıncı yüksek ve şişman kişilerin felç adayı olduğunu söylemek abartılı olur.Öte yandan kan basmcı düşüklüğü de (düşük tansiyon) felce yol açabilir. Bu nedenle kan basıncmı düşürücü ilaçların doktor denetiminde alınması zorunludur.Önemli bir nokta da felç oluşumunda kalıtsal etkenlerin belirleyiciliğidir. Kan basıncı yükseldiğinde kalıtsal etkenler oldukça önemlidir (organik bozukluklara bağlı olmayan ve “esansiyel kan basmcı yüksekliği” adı verilen tablo); ama bunların tek başına felç nedeni olduğunu söyleyemeyiz. Bu nedenle felcin kalıtsal olduğu söylenemez. Yalnızca, felci kolaylaştıran kan basmcı yüksekliği, damar sertliği gibi etkenlerin kalıtsal yanı olduğu söylenebilir. Yapısal etkenlerin felç oluşumundaki öneminin yanı sıra çevre koşullarını da göz ardı etmemek gerekir.Öte yandan kan basıncı yüksek kişilerde felç oranının çok yüksek olmadığı da bir gerçektir. Dolayısıyla hastalıktan en çok kimlerin etkilendiği sorusunun yanıtı kolaylıkla verilemez. Şişman kişilerde ve menopoz döneminde görülen ya da başka nedenlerden kaynaklanan kan basmcı yüksekliği tipleriyle felç arasında doğrudan bir ilişki kurulamaz. Kan basıncı yüksekliği esas olarak tedavi edilebilen hastalıktır. Günümüzde kan basıncını düşüren etkili ilaçlar kullanılmaktadır. Gene de kan basıncını yükselten ani sıcaklık değişiklikleri, uzun süre güneşte kalma, aşın güç harcama, uzun süreli kas çalışması, fazla yemek yeme,«alkol ve sigara kullanımı, heyecanlanma, uzun süreli bunaltı, dışa vurulan ya da saklanan öfke gibi etkenlerden korunmak gerekir.Hastaların çoğu bedensel ve ruhsal olarak yorucu işlerde çalışmaktadır. Gergin iş ortamından uzaklaşmanın felci önleyebildiği kesin olsaydı tedavi çok daha kolay olurdu. Ama ne yazık ki, böyle bir kesinlik yoktur. Gene de, iş ortamındaki gerilimlerden korunma ve daha sakin bir yaşam her zaman yardımcı olur.
Daha 18. yüzyıl tıbbında felcin genel olarak kısa boyunlu, kırmızı yüzlü, kanama eğilimi olan ve kan basıncı yüksek kimselerde görüldüğü belirlenmişti. Felcin kan basıncı yüksekliği (yüksek tansiyon) ve şişmanlıkla yakın ilişkisi olduğu düşüncesi yaygm olsa da, tüm kan basıncı yüksek ve şişman kişilerin felç adayı olduğunu söylemek abartılı olur.Öte yandan kan basmcı düşüklüğü de (düşük tansiyon) felce yol açabilir. Bu nedenle kan basıncmı düşürücü ilaçların doktor denetiminde alınması zorunludur.Önemli bir nokta da felç oluşumunda kalıtsal etkenlerin belirleyiciliğidir. Kan basıncı yükseldiğinde kalıtsal etkenler oldukça önemlidir (organik bozukluklara bağlı olmayan ve “esansiyel kan basmcı yüksekliği” adı verilen tablo); ama bunların tek başına felç nedeni olduğunu söyleyemeyiz. Bu nedenle felcin kalıtsal olduğu söylenemez. Yalnızca, felci kolaylaştıran kan basmcı yüksekliği, damar sertliği gibi etkenlerin kalıtsal yanı olduğu söylenebilir. Yapısal etkenlerin felç oluşumundaki öneminin yanı sıra çevre koşullarını da göz ardı etmemek gerekir.Öte yandan kan basıncı yüksek kişilerde felç oranının çok yüksek olmadığı da bir gerçektir. Dolayısıyla hastalıktan en çok kimlerin etkilendiği sorusunun yanıtı kolaylıkla verilemez. Şişman kişilerde ve menopoz döneminde görülen ya da başka nedenlerden kaynaklanan kan basmcı yüksekliği tipleriyle felç arasında doğrudan bir ilişki kurulamaz. Kan basıncı yüksekliği esas olarak tedavi edilebilen hastalıktır. Günümüzde kan basıncını düşüren etkili ilaçlar kullanılmaktadır. Gene de kan basıncını yükselten ani sıcaklık değişiklikleri, uzun süre güneşte kalma, aşın güç harcama, uzun süreli kas çalışması, fazla yemek yeme,«alkol ve sigara kullanımı, heyecanlanma, uzun süreli bunaltı, dışa vurulan ya da saklanan öfke gibi etkenlerden korunmak gerekir.Hastaların çoğu bedensel ve ruhsal olarak yorucu işlerde çalışmaktadır. Gergin iş ortamından uzaklaşmanın felci önleyebildiği kesin olsaydı tedavi çok daha kolay olurdu. Ama ne yazık ki, böyle bir kesinlik yoktur. Gene de, iş ortamındaki gerilimlerden korunma ve daha sakin bir yaşam her zaman yardımcı olur.
via Ping.fm
0 yorum:
Yorum Gönder